News
MUĞLA – Milas’ta bulunan Akbelen Ormanı’na yapılmak istenen kömür ocağına karşı mücadele eden köylülere, sanat derneği ve dağcılık kulüplerinden destek ziyareti yapıldı.
Muğla Milas’ta bulunan İkizköy Akbelen Ormanına yapılmak istenen kömür ocağına karşı mücadele eden köylülere sanat derneği ve spor kulüplerinden destek geldi. Maden ocağına karşı direniş çadırı kurulan alana ilk olarak gelen Doğa için Sanat Derneği (DİSDER), burada köylülerle beraber resimler yaptı. Akbelen direnişinin resmedildiği tablolarda direnişe ve zeytin ağaçlarına destek verildi.
Burada konuşan DİSDER Başkanı Gökşen Ezeltürk, hayatı sanatla beraber değiştirebileceklerini söyledi. Sanatın yapıcı gücüyle doğayı koruyacaklarını belirten Ezeltürk, “İkizköy mücadelesi ile ayakta kaldı ve kalmaya devam edecek. Bizde bu direnişi sanatla duyuracağız” dedi.
DAĞCILARDAN ZİYARET
Ardından bölgeye Milas Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü, Zirve Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Bodrum Şubesi, Milas’a bağlı Kayaderesi Köyü’nden 10 kilometrelik rota sonucu İkizköy Akbelen’e yürüdü. Önce Işıkdere’de bulunan maden ocağını gözlemleyen yaklaşık yüz kişilik grup, buradan çadır nöbetinin bulunduğu alana geçti.
‘SAĞLIĞIMIZ BOZULDU’
Burada konuşma yapan İkizköylü Nejla Işık, “Gelen herkesi ilk önce maden tarafına götürüyoruz ki ne anlatmak istediğimizi herkes anlasın. İkizköy’de 4 senelik bir mücadele var. İlk olarak gördüğünüz Işıkdere’yi kaybettik. Biz o yıkımı gördüğümüzde bunun sonunun olmadığını anladık. Aslında benim çocukluğumdan beri çok yer kaybettik. Bu maden hem anne hem baba toprağımı katletmiş. Çocukluğumdan beri o kömürle büyüdük. Topraklarımızdan nasıl koparıldığımızı yaşadık. 40 yıl zehirlendik. Akciğer hastalıkları artıyor. Şirket ‘şimdi mi aklınız başınıza geldi’ diyor. Evet şimdi geldi. Devlet 2014 yılında köylülere ‘siz ölüyor musunuz’ diye sormadan burayı özelleştirdi. Maden şirketi 7 tane köyü yutmuş. Tarım arazilerimiz, 40 bin zeytin ağacı ve sularımız yok oldu” dedi.
“Devlet de olsa şirket de olsa boyun eğmeyeceğiz” diyen Işık, “Maden 8 köyü daha yutmayı planlıyor. Ama biz buna izin vermeyeceğiz. Artık burada yaşayan canlılar için mücadele ediyoruz. Bizim sağlığımız ve psikolojimiz bozuldu. Bunların hesabını kim verecek. Şu an desteğe çok ihtiyacımız var. Bunca emek verdiğimiz Akbelen’i vermeyeceğiz” diye konuştu.
