News
İSTANBUL – KCDP hakkında açılan kapatma davasının duruşmasında tanık olarak dinlenen aileler, “Türkiye’de çocuklara tecavüz edilen dernekler var. Bunları kapatacaklarına halka hizmet veren bir derneğin kapatılmasını aklım almıyor” dedi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) Derneği’ne “kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürütmek” iddiasıyla açılan kapatma davasının ikinci duruşması İstanbul 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Dernek avukatlarının hazır bulunduğu duruşmayı, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Eş Genel Başkanı Avukat İlknur Alcan, İsveç ve Hollanda Konsolosluğu’ndan temsilciler, PEN Temsilcisi Caroline Stockford, Meclis Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi CHP milletvekili Jale Nur Süllü, CHP Denizli Milletvekili ve İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Karaca Biçer ile İstanbul Barosu Genel Başkan Yardımcısı Avukat Nazan Moroğlu takip etti.
Kadınlar, duruşma öncesi adliye önünde açıklama yaptı. Polisin engellemeleri ve barikatlarına rağmen gerçekleştirilen açıklamada, “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği hukuksuz davalarla kapatılamaz” pankartı taşındı. “Asla yalnız yürümeyeceksin” dövizini taşıyan kadınlar, sık sık “Asla yalnız yürümeyeceksin”, “Kadınlar birlikte güçlü” ve “Hukuksuz davalar bizi durduramaz” sloganları attı.
‘ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNİN BİR PARÇASIYIZ’
Açıklamada, ilk olarak erkekler tarafından katledilen kadınların yakınları konuştu. Derneğin kapatılmak istenmesine tepki gösteren aileler, devlet yerine tüm süreçlerde derneğin yanlarında olduğunu söyledi. Ardından konuşan avukat Selin Nakıpoğlu, “Bugün burada bulunan polis, kadınları öldürenlere yönelik önlem almıyor” dedi.
KCDP Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, davayı “utanç” olarak nitelendirerek, “Özgürlük mücadelesinin bir parçası olduğumuz için kendimizi çok güçlü hissediyoruz. Bir kişi giderse, bin kişi geliriz. Asla vazgeçmeyiz” diye belirtti.
‘DERNEĞİN SUÇU NE?’
İstanbul Barosu Genel Başkan Yardımcısı avukat Nazan Moroğlu, derneğin kapatılmaması için burada olduklarını dile getirerek, “Derneğin suçu ne? Dernek öldürülen kadınların ailelerine destek veriyor. Kadınlar güçlensin istiyoruz. Kadınların güçlenmesi ülkenin demokrasinin güçlenmesidir. Bu yönetim bunu istemiyor. Kadınların özgür olduğu bir ülkede yaşamayı istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Daha sonra konuşan Norveç PEN Temsilcisi, “Bu günlerde bu platform çok gerekli. Ülkede çok gerginlik var, ceremesini kadınlar çekiyor. Bu platform kapatılmamalı” dedi.
114 KADIN KATLEDİLDİ
Kadınlar açıklamadan sonra duruşma salonuna geçti. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada ilk olarak derneğin avukatı Rukiye Leyla Süren söz aldı. Davanın ilk duruşmasının 1 Haziran’da görüldüğünü hatırlatan Süren, o günden bu güne kadar kadınların ve çocukların istismar edildiği 72 davaya katıldıklarını söyledi. Süren, o günden bugüne kadar 114 kadın cinayeti ve 76 şüpheli ölüm yaşandığını kaydederek, “Bizim yalnız yürümediğimiz gibi, onlar da yalnız yürümedi” diye belirtti.
‘EMNİYET BELGELERİ DOSYADAN ÇIKARTILSIN’
Devamında söz alan avukat Sevda Nur Bayram, mahkemenin emniyetten istediği belgelerin dernekle ilgisi olmadığını dile getirerek, “Dernek yöneticilerinin emniyet kayıtlarıyla ilgili olan belgeler Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet suçlamasına yönelik” dedi. Ayrıca mahkemenin istediği 16 belge arasında derneğin kurulmadan önceki tarihlere ait kayıtlar olduğunu ve dosyanın bu belgelerden oluştuğunu aktaran Bayram, belgelerin dosyadan çıkarılmasını istedi.
‘DAVA ANAYASA’YA AYKIRI’
Mor Çatı Vakfı avukatı Selin Nakıpoğlu da şunları belirtti: “Bu platformun kapatılması bizim vakfımıza zarar veriyor. Bugün vakfımız failin yanında değil, erkek şiddetine maruz kalanın yanındadır. Bu dava hukuka Anayasa’ya aykırıdır. Bu dava tüm mevzuatlara aykırıdır. Bu dava İstanbul Sözleşmesi’nin tamamına aykırıdır. Bizlerin müdahillik taleplerini dinleyin. Bu davayı reddedin.”
AİLELER DİNLENDİ
Avukatların ardından katledilen kadınların yakınları tanık olarak dinlendi. Metin Cemal Avcı tarafından katledilen Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin, Serdar Göçmen tarafından katledilen Muhterem Göçmen’in kızı Deren Melis Göçmen ve annesi katledilen Emine Akdoğan, duruşmada söz alarak, derneğin dava süreçlerinde kendilerine destek olduğunu, çocuklara tecavüz eden derneklerin kapatılmadığını ancak kadın katliamlarını önlemeye çalışan bu derneğin kapatılmaya çalışmasını kabul etmediklerini ifade etti.
DURUŞMA ERTELENDİ
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, tanık olarak dinletilmek istenen katledilen kadınların yakınları için davetiye çıkarılmasına, derneklerin katılma taleplerini reddederek, duruşmayı 11 Ocak 2023 tarihine erteledi.
