MERSİN – Eğitim alanında örgütlü birçok sendika, özlük hakları için 2 Kasım’da yapacakları iş bırakma eylemine tüm öğretmenleri birlikte mücadeleye çağırdı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Mersin Şubesi, Eğitim İş, Hürriyetçi Eğitim Sen TEÇ-SEN, Anadolu Eğitim Sen, Özgür Eğitim Sen, Eğitim Hak-Sen, Eksen Eğitim-Sen, İdeal Eğitim Sen, Eğitim Söz Sen, Eğitimde Birlik Sen, Eşit Haklar Sendikası, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptal edilmesi ve 2 Kasım’da yapacakları iş bırakma eylemine ilişkin Eğitim Sen Mersin Şube binasında ortak basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya Eğitim Sen Kadın Sekreteri Simge Yardım, İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şube Eşbaşkanı Hakkı Demir katıldı.
‘BİR MESLEK KANUNU DEĞİL’
Öğretmenlik Meslek Kanunun bir meslek kanunu niteliği taşımadığını belirten Yardım, “13 maddeden oluşan bu kanun eğitim emekçilerinin ekonomik, demokratik ve özlük haklarını tanımlayan bir meslek kanunu olmalı ve tüm eğitim emekçilerinin görüşü alınarak yapılmalı. Bu konuda İtirazlarımı dile getirdik, sözleşmeli ve kadrolu ayrımıyla çalışma barışını bozacaktır. Eşit işe eşit ücret ilkesine de aykırı bir durum. Anayasa Mahkemesi’nin de bu konuda bir an önce iptal kararını vermesini de talep ediyoruz. 2 Kasım’da tüm eğitim emekçileri sendikalarıyla iş bırakma kararı aldık. Orada taleplerimiz tekrar dile getireceğiz. Tüm eğitim emekçilerine en az yoksulluk sınırının üzerinde maaş tanımlanmalı. Tüm eğitim emekçilerini birlikte mücadeleye çağırıyoruz” dedi.
‘KAMUSAL EĞİTİM SAĞLANMALI’
Ardından açıklamayı okuyan Eğitim Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, tüm eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışına ilişkin düzenlemeler yapılıp, birinci dereceye kadar gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmesini isteyerek, taleplerini şöyle sıraladı: “Eşit işe eşit ücreti ilkesine uygun olarak farklı ücret ve istihdam şekillerine son verilmeli, kadrolu güvenceli istihdam sağlanmalıdır. Kamuda mülakat uygulamasına son verilmelidir. Tüm eğitim çalışanlarına sosyal devlet ilkesi gereği ayrım gözetmeksizin giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalı ve aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmeli. Vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir. Öğrencilerimizin en temel hakkı olan eğitim, barınma ve beslenme hakları sosyal devlet anlayışı ile devlet güvencesini alınmalı ve kamusal eğitim sağlanmalıdır.”
