Close Menu
    What's Hot

    İzmir’de bir işçi yaşamını yitirdi

    Mart 29, 2023

    Amed Barosu: Keyfi silah kullanımı kabul edilemez

    Nisan 2, 2023

    Kor Mor gaz sahasına ilişkin açıklama

    Haziran 27, 2022
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Trending
    • ‘Musa Anter Barış ve Dostluk Futbol Turnuvası’ sonlandı
    • ‘Demokratik Ortadoğu için-Barışa Giden Yol’ çalıştayı ikinci gününde
    • İsviçre Kadın Grevi’nden Abdullah Öcalan çağrısı
    • Ankara’da İsveç’in NATO üyeliğine yönelik ilk toplantı
    • Qamişlo-Tirbespiyê’ye bombardıman: 4 yaralı
    • Sağlık çalışanlarından hastane önünde mobbing protestosu
    • Miraç Miroğlu davasında baronun katılma talebine ret
    • Beraat kararı bozulan HDP’lilerin duruşması görüldü
    Facebook X (Twitter) Instagram
    RojevRojev
    • Güncel
    • Kadın
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Ekoloji
    • Gençlik
    • Foto Galeri
    • Doğa
    • Spor
    RojevRojev
    Home»Ekoloji»Şirnex doğasına dört bir yandan saldırı
    Ekoloji

    Şirnex doğasına dört bir yandan saldırı

    By Ocak 20, 2023Yorum yapılmamış5 Mins Read
    Share Facebook Twitter Pinterest Copy Link LinkedIn Tumblr Email VKontakte Telegram
    Share
    Facebook Twitter Pinterest Email Copy Link
    ŞIRNEX – Şirnex’in doğası, kömür ve maden ocakları, termik santral ve orman kıyımıyla dört bir yandan tahrip ediliyor. Yaşanmaz hale getirilmek istenen kentte, ekolojik yıkıma karşı mücadele ise sürüyor. 
     
    Şirnex’ın doğası, orman kıyımı, kömür ve maden ocaklarıyla yok ediliyor. Besta bölgesi ile Cudi, Cilênimêja ve Gabar dağlarında 2 yılı aşkın bir süredir ağaçlar kesiliyor. Bazı bölgeler kesim nedeniyle tamamen çoraklaştırıldı. Cudi Dağı ve Qileban (Uludere) ilçesinde doğa, kömür ocaklarıyla yok ediliyor. Ocaklar nedeniyle ormanlar kesiliyor.  
     
    Benzer talan Cizîr (Cizre), Hezex (İdil), Elkê (Beytüşşebap) ve Silopiya (Silopi) ilçelerinde de sürüyor. Söz konusu ilçelerin doğası, 2021 yılında verilen “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir” kararları üzerine kurulan maden ocaklarıyla tahrip ediliyor. Kömürün yanı sıra son yıllarda petrol aramaları da başladı. Birçok alanda kömür eleme ve kırma ocakları yapıldı.  
     
    Cudi Dağı’nda açılan yüzlerce maden ocağı, Hêzil ve Habur çayları ile Nêrduş deresinin kirlenmesine neden oluyor. Daha önce içme suyu olarak kullanılan bu çay ve dereler, kirlilik nedeniyle artık sulamada dahi kullanılamıyor.  
     
    Cudi Dağı eteklerinde bulunan Silopiya’ya bağlı Bêspin beldesindeki termik santral de ölüm saçıyor. Santral nedeniyle Cudi Dağı’nda bulunan birçok tepe yok edildi, bölgedeki ot çeşitliliği azaldı ve çevrede kanser hastalarının sayısı ikiye katlandı. 
     
    Maden sahalarından yükselen kömür tozları nedeniyle birçok yerleşim yeri zamanla yaşanmaz hale geldi.  
     
    KÖYLÜLER RAHATSIZ
     
    Şirnex merkeze bağlı Avgamasiya köyünde yaşayan Ahmet Akıl (40), kömür tozu nedeniyle pencerelerini açamadıklarını ifade etti. Akıl, evlerinin yakınında bulunan kömür eleme sahalarına işaret ederek, “Kömür tozundan çok rahatsız oluyoruz. Bizi nefessiz bırakıyor. Bu kömür sahaları 15 yıldır burada. Gundikremo ve Nerex’te topladıkları kömürü de buraya getiriyorlar. Hepimiz akciğer hastası olmuşuz. Kömürden dolayı köyde hiçbir şey yetişmiyor. Bütün ağaçlarımız kurudu, sularımız kirlendi. Bunun elemesinin kapalı ve yaşam alanlarından uzak bir yerde yapılması gerekirdi. Hayvanlarımız da etkileniyor. Bu kömürden dolayı gidip oturabileceğimiz, piknik yapabileceğimiz tek bir yer bırakmadılar. Ağacımızı kesiyorlar, dağımızı deliyorlar” diye konuştu. 
     
    YURTTAŞLARIN TALEBİ
     
    Aynı köyden Remziye Akıl (55), doğa tahribatının hastalıklara neden olduğunu belirtti. Akıl, “Çocuklarımız, hayvanlarımız ve doğamız bundan zarar görüyor. Bu yaptıkları şey hak mıdır?  Doğayı ranta kurban ediyorlar. Bu kömür sahaları çalıştığında toz çıkıyor ve bu tozun içinde boğuluyoruz. Hepimizi zehirledi. Tozdan kaynaklı hayvanlarımızı ahırdan çıkartamıyoruz. Bu yüzden hayvanlarımızı satmak zorunda kalıyoruz. Kömür sahalarını kaldırın, ocakları kapatın. Bu kadar rezillik yaşadığımız yeter” tepkisinde bulundu. 
     
    EKOLOJİK DENGE BOZULDU
     
    Besta bölgesinde bulunan arazisi üzerindeki ağaçları kesilen Sabri Ülger (60), “Ağaç kesiminin olduğu her yer bizim topraklarımızdır. Yapılan kıyımı sadece ağaç kesimi olarak değerlendirmemek gerekiyor. Bu ağaç kesimi kendisiyle birlikte birçok olumsuzluğu getiriyor” dedi. Küresel ısınma ve doğurduğu sonuçlara değinen Ülger, kentte geçmiş yıllarda 2 metreye yakın kar yağarken, son yıllarda kar yağışının durduğunu söyledi. Ülger, “Ağaç kesimi her canlıya zarar veriyor. Burada hayvancılık kalmadı. Birkaç kişi kişisel menfaatleri uğruna doğamızı katlediyor. Ağaç kesiminin durdurulmasını istiyoruz. Şirnex’te istihdam alanlarının açılmasını istiyoruz. Ama bu durum ‘ağaçlarımızı keselim’ ve o şekilde geçinelim anlamına gelmiyor. Doğamızı katledeceklerine iş alanları açsınlar. Kentin yarısını delik deşik ettiler. Bir tarafı da askeri kulelerle dolu” şeklinde konuştu. 
     
    BÖLÜNMEZ’İN TALANI!
     
    Şirnex merkeze bağlı ve geçtiğimiz yıl kamulaştırılan Gundikremo köyü sakinlerinden Asya Akın (42), kömür nedeniyle köylerinin ikinci defa yıktırıldığını ve yaşam alanlarının hedef alındığını söyledi. Akın, “1990’lı yıllarda onlarca köy boşaltıldı. Gundikremo da bu köylerden biri. Cevizlerden tutun armutlarına kadar her şeyi vardı. Biz de çiftçilikle geçimimizi sağlıyorduk. Ama ne yazık ki 3 yıldır köyümüzü görmemişiz. Süleyman Bölünmez (maden ocaklarını işleten kişi) köye girdi ve maden arıyor. Bölünmez talan etti. Bizim köye gidişlerimiz yasak. Ağaçları, meyveleri bırakın mezarları bile kazdılar. Bu kıyımın durması için köylüler olarak dava açtık. Hukuki mücadelemiz sürüyor. Doğamızdan, toprağımızdan ellerinizi çeksinler” diye konuştu. 
     
    YAKINLARI KANSERDEN YAŞAMINI YİTİRDİ  
     
    Silopiya’nın Bespin beldesi sakinlerinden Keskin Kaya, termik santrali sonrası kanser vakalarında artış olduğunu söyledi. Babasını ve kardeşini kanser nedeniyle kaybettiğini aktaran Kaya, “Bespin’de termik santral kurulmadan önce kanser hasta sayısı fazla değildi. Belki de hiç görülmüyordu. Ama termik santral kurulduktan sonra sağlık örgütlerinin yaptığı araştırmalar sonucunda kanserin en fazla kentler arasında Şirnex yer alıyor. Halk çaresiz olduğu için gidip santralde çalışıyor. Bu santralin bir an önce kaldırılmasını umut ediyoruz” diye kaydetti. 
     
    BARONUN GİRİŞİMLERİ
     
    Yaşanan ekolojik yıkıma karşı çalışmalarını sürdüren Şirnex Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Eşsözcüsü Fadıl Tay, doğanın katledildiğini ifade etti. Tay, “Bölgedeki ekolojik kırım sadece ağaç kesimi değildir. Kırımdan bölgenin suyu, toprağı, hayvanları ve kısacası bütün canlıları etkileniyor. Sadece ağaç kesimi 2 yıldır aralıksız sürüyor. Ağaç kesimine karşı Şirnex Barosu olarak dava açtık ve bu konuda başvurularımız oldu. Bu hukuki süreç devam ediyor” dedi. 
     
    Ekolojik yıkımın mevsimleri etkilediğini ifade eden Tay, “Hayvancılığı bitirme noktasına getirdi. Gundikremo, Biliga, Hesana, Girêçolya’dan Sêrt’in Perwari ilçesine kadar ağaç kesimi var. Ağaç kesimine karşı bugüne kadar birçok yurttaş baroya başvuruda bulundu. Sadece bölge halkı ve avukatlar değil duyarlı olan herkesin bu toplumsal sorumluluğunu yerine getirip sahip çıkması gerekir. Doğa biterse dönüşü çok zor olur” uyarısında bulundu. 
     
    Tay, 14 yıl önce CİNER Grubu tarafından kurulan termik santrale işaret ederek, “Termik santralin kurulmaması için birçok eylem oldu. Çünkü termik santral kalıcı hastalıkları beraberinde getiriyor. Onun için de başvurularımız oldu. Bundan önce 2 termik santral vardı. Ama bunlardan bir tanesi kapatıldı. Bespîn’deki santral hala duruyor. Türkiye’de en büyük termik santrallerinden biri olarak görülüyor. Ama yayacağı zararları ve hastalıklar çok daha büyük” ifadelerini kullandı.  
     
    250 BAŞVURU
     
    Ağaç kıyımına karşı hukuki mücadelelerini de sonuna kadar sürdüreceklerini vurgulayan Tay, birçok suç duyurusunda bulunduklarını ancak tümünün reddedildiğini ifade etti. Tay, şöyle devam etti: “Bugüne kadar 250 aile ağaç kesiminin durması için baroya dilekçe verdi. Bu dilekçeleri Şırnak Valiliğine gönderdik. Orman kanununa göre tek bir ağacın bile kesilmemesi gerekiyor. Ama ne yazık ki bu kanun içeriğine göre hareket edilmiyor. Kanunlar bugün İzmir, Antalya ve Şirnex’te aynı şekilde uygulanmıyor. Bu da kabul edilecek bir şey değildir. Ağaçları kesilen yurttaşların baromuza başvurmaları çağrısı yapıyoruz. Hukuki destek vermeye hazırız.”
     
    MA / Zeynep Durgut
     
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email Telegram Copy Link

    Related Posts

    Ekoloji

    Aydın’da ekolojik talan: Yeni maden ve JES izni

    Haziran 14, 2023
    Ekoloji

    Bergama’da RES protestosu: Toprağıma dokunma!

    Haziran 13, 2023
    Ekoloji

    Taş ocaklarıyla tahrip edilen İkizdere’de HES planı

    Haziran 13, 2023
    Ekoloji

    Wan Gölü’ne saniyede bin 800 litre kanalizasyon suyu akıtılıyor

    Haziran 12, 2023
    Ekoloji

    Cudi’de yeni yeşeren ağaçlar kesiliyor

    Haziran 12, 2023
    Ekoloji

    Bazyani: Türkiye Behdinan’da 4 milyon ağaç kesti

    Haziran 8, 2023
    Add A Comment

    Comments are closed.

    Editors Picks

    ‘Musa Anter Barış ve Dostluk Futbol Turnuvası’ sonlandı

    Haziran 14, 2023

    ‘Demokratik Ortadoğu için-Barışa Giden Yol’ çalıştayı ikinci gününde

    Haziran 14, 2023

    İsviçre Kadın Grevi’nden Abdullah Öcalan çağrısı

    Haziran 14, 2023

    Ankara’da İsveç’in NATO üyeliğine yönelik ilk toplantı

    Haziran 14, 2023
    Son

    News

    • Science

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    • Privacy Policy
    • Terms
    • Accessibility

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.