Asbest bulunan geminin sökümünü durdurma çağrısı

İZMİR – Aliağa’da sökümü yapılan bir gemide asbest tespit edilmesine ilişkin açıklama yapan Kimya Mühendisleri Odası, sökümün acilen durdurulması çağrısında bulundu.  Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, Aliağa ilçesinde Kılıçlar Gemi Söküm A.Ş tarafından sökülen Gökhan Han isimli gemide amosit türü asbest bulunmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Aliağa’da bulunan 22 gemi söküm şirketinin geçmişte de çevre kirliliğinden işçi sağlığına kadar birçok konuda sabıkalı olduğu belirtilen açıklamada, “Bu konuda birçok örnek yaşanmış ve suçüstü yapılmıştır. OTOPAN gemisinde 1 ton olarak beyan edilen asbestin 77, 4 ton olduğu belgelenmiş ve geri gönderilmesi sağlanmıştı. 2015 yılında zehir yüklü gemi KUİTO,2016 yılındaysa ETHANE adlı sıvılaştırılmış doğal gaz tankerinin, açılan davalar ve alınan yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen sökümü gerçekleşmişti” denildi.  ‘BAĞIMSIZ UZMAN EKİP GÖREVLENDİRİLMELİ’ Gökhan Han isimli gemide de asbest varlığının ifşa edilmesine rağmen sökümün devam ettiği aktarılan açıklamada, “Ülkemizde gemi söküm ve tehlikeli atık yönetimi için yasal zorunlulukları işaret eden Gemi Söküm Yönetmeliği’ ne göre, sökülecek gemide hiçbir tehlikeli atığın bulunmaması, geminin tehlikeli atıklardan arıtıldığına dair yasal geçerliliği olan bilimsel ve teknik raporun yetkili kurumlardan alınmış olması gerekmektedir. Oysa gemi sökümünde alınması gereken özel önlemleri denetleyebilecek, tespit edebilecek bağımsız uzmanlar görevlendirilmemektedir. Yine yurtdışından alınan gerçek dışı beyan içerikli belgelerle ülkemize sokulmakta ve sökülmektedir” ifadeleri yer aldı.  Tüm söküm işlemlerinde toprak, deniz kirliliğine ve tozuma yoluyla hava kirliliğine yol açmayacak özel önlemlerin alınması gerektiği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Asbest ve tehlikeli atık bertarafı sağlanana kadar Gökhan Han gemisi sökümü acilen durdurulmalı. Tesisin duruşu boyunca işçi hak ve alacakları eksiksiz ödenmeli sonraki her sökümde bağımsız heyetin denetimine açılmalıdır. Emek ve ekoloji mücadelesinin bir bütün olduğunun bilincindeyiz. Sermaye sınıfı, kârını en yüksek düzeye getirebilmek için, emek ve ekolojik konularda hiçbir yükümlülük almamaktadır. Son on yılda bu bölgedeki en az 70 işçi ölümü işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerinin alınmadığı kanıtlarından biridir.”