AMED – Kayyım yönetimindeki Sur Belediyesi’nin bazı yerleri konut ve ticaret alanı olarak yerleşime açmayı planladığı “Silvan Yolu Planlama Bölgesi” projesi hakkında “imar mevzuatına, planlama ilke ve esaslarına, şehircilik ilkelerine uygun olmadığı” kararı verildi.
Kayyım yönetimindeki Sûr Belediyesi, atanmış kişilerden oluşan “belediye meclisi” üyeleriyle birlikte 5 Mayıs 2022’de “Silvan Yolu Planlama Bölgesi” adı altında yeni bir revizyon nazım imar planı hazırladı. Kayyım yönetimindeki Amed Büyükşehir Belediyesi, jeolojik yasak alanların konut ve ticaret alanı olarak belirlenmesini öngören planı 17 Mayıs’ta onadı.
TMMOB Şehir Plancılar Odası Amed Şubesi, planın hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Amed Büyükşehir ve Sur belediyeleri hakkında açılan davada, nazım imar planında “nüfus hesabının yanlış yapıldığı, teknik alt yapı eksikliğinin bulunduğu, jeolojik yasaklı alanlar olduğu halde alanların konut ve ticaret alanı olarak belirlenip yerleşime açıldığı, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği Ek-2’de belirtilen standartların altında kullanım kararları olduğu, planlamaların şehircilik ve planlama esaslarına uygun olmadığı” belirtildi. Söz konusu gerekçelerle projenin iptali istendi.
Kayyım yönetimindeki belediyeler, yaptıkları savunmada, imar planını savundu. Savunmalarda, jeolojik verilerin baz alındığı ve nazım imar planında “kamu yararına planlama mevzuatına uygun olarak bilimsel, jeolojik verilere dayanılarak ve objektif bakış açısı ile hazırlandığı, planlama ve evrensel şehircilik ilkelerine riayet edildiği” ileri sürüldü.
RAPOR: PLAN ŞEHİRCİLİK İLKELERİNE UYGUN DEĞİL
Mahkeme, dava konusu işlemlerin iptaline karar verdi. Kararda, nazım plana dair bilirkişi incelemesi raporuna yer verildi. Raporda, “Jeolojik-Jeoteknik Etüt Raporunun hazırlanmamasının imar mevzuatına, planlama ilke esaslarına ve şehircilik ilkelerine uygun olarak yapılmadığı kanaatine varıldığı” denildi. İmar planındaki haritaların güncel olmadığına dikkat çekilen raporda, nüfus hesaplarının yoğunluk ve fonksiyonların (konut, sağlık, eğitim, park vb.) yer aldığı alanlar üzerinden hesaplanması gerektiği vurgulandı.
Raporda, raporda yer verilen 450 ve 350 metrekare konut alanı büyüklüklerinin gerçeği yansıtmadığı ve nüfus hesaplama yönteminin yanlış olduğu belirtildi. Raporda, “(…) revizyon nazım imar planının imar mevzuatına, planlama ilke ve esaslarına, şehircilik ilkelerine, plan hiyerarşisine ve kamu yararına yukarıda belirtilen gerekçeler nedeniyle uygun olmadığı (…)” ifadelerine yer verildi.
Kararda, bilirkişi raporuna işaret edilerek, nazım imar planının “imar mevzuatına, planlama ilke ve esaslarına, şehircilik ilkelerine uygun olmadığı” sonucuna varıldığı belirtildi. Kararda, ayrıca 30 gün içerisinde Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu kaydedildi.
MA / Azad Altay