İZMİR – İHD’nin İzmir’de düzenlediği “İnsan haklarına saygı yürüyüşü”nde, ülkenin OHAL rejimi ile yönetilerek, yaşanılmaz bir hale getirildiği belirtildi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası’nın son gününde “İnsan haklarına saygı yürüyüşü” düzenledi. Konak Eski Sümerbank önünde toplanan İHD’liler, “Yaşam için barış” ve “İnsan haklarıyla insandır” yazılı pankartlar ile kordonda bulunan İl Kültür Müdürlüğü önüne kadar yürüyüş yaptı. Yürüyüşte, “Barış hemen şimdi”, “Eşit yurttaşlık istiyoruz”, “Anadilde eğitim istiyoruz” ve “Laiklik” yazılı dövizler taşınarak, sık sık “Tedavi haktır engellenemez”, “Bijî aşitî, “Yaşasın barış” ve “Çocuk çocuktur istismar suçtur” sloganları atıldı.
‘ÜLKE OHAL İLE YÖNETİLİYOR’
Yürüyüşün ardından açıklama yapan İHD İzmir Şube Başkanı Zafer İncin, BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul ve ilanının 74’üncü yıldönümü olduğunu anımsattı. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde belirtildiği gibi barış, adalet, eşitlik, özgürlük, insan onuru ve haklarının korunması için mücadele ettiklerini vurguladı. İncin, Türkiye’nin OHAL rejimi ile yönetildiğini belirterek, yaşanmaz bir ülke haline getirildiğine dikkati çekti.
2022 HAK İHLALLERİ
İncin, iktidarın ülkenin tüm meselelerini “güvenlik” ve “beka” sorunu olarak göstererek, toplumu kutuplaştırdığını, çatışma ve savaşı tek yöntem olarak benimsediğini söyledi. İncin, 2022 yılında da ülkede yüksek sayılarda yaşam hakkı ihlallerinin yaşandığını ifade ederek, “Toplantı ve gösteri yapma özgürlüğü açısından kısıtlama ve ihlallerin kural, özgürlüklerin kullanımının ise istisna olduğu bir yıl olmuştur. İnsan hakları örgütlerinin, dernek, vakıf, emek ve meslek örgütleri ile siyasi partilerin çok sayıda üye ve yöneticisi gözaltına alınmış, tutuklanmış, haklarında açılan davalar ile üzerlerinde baskı oluşturulmaya çalışılmıştır” dedi.
KÜRT SORUNU
Kürt sorununun her zaman demokratik, barışçıl ve adil çözümünü savunduklarını söyleyen İncin, çatışmaların hemen şimdi durması gerektiğini vurguladı. 2022’de de ırkçı ve nefret içerikli şiddet maruz kalan sığınmacı ve mültecilerin yaşamlarını yitirdiğini söyleyen İncin, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine de dikkati çekti.
40 YILIN EN AĞIR KRİZİ
Öte yandan Türkiye’nin son 40 yılın en ağır ekonomik krizlerinden birini yaşadığının da altını çizen İncin, “Bu koşullarda işçi ve emekçilerin kazanılmış haklarına dokunulmamalı, enflasyon rakamları manipüle edilmemeli, kıdem tazminatı hakkına dokunulmamalı ve iş cinayetleri önlenmelidir” diye belirtti.
DENİZE KARANFİLLER BIRAKILDI
İnsan hakları mücadelesine devam edeceklerini vurgulayan İncin, “Tüm zorluklara karşı ihlalleri belgeleyip, raporlayarak görünür kılmaya, böylelikle önlemeye, cezasızlıkla mücadele etmeye ve insan haklarına saygıyı yükseltmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Açıklamadan sonra yaşamını yitiren insan hakları savunucularının anısına denize karanfiller bırakıldı.
