Close Menu
    What's Hot

    Halep’te rejim askeri ve HTŞ arasında çatışma

    Mart 24, 2023

    Yeşil Sol Parti, HDP, HDK ve DTK 28 Mayıs için sahaya iniyor

    Mayıs 23, 2023

    Silopiya’da Tır şoförü katledildi

    Aralık 21, 2022
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Trending
    • ‘Musa Anter Barış ve Dostluk Futbol Turnuvası’ sonlandı
    • ‘Demokratik Ortadoğu için-Barışa Giden Yol’ çalıştayı ikinci gününde
    • İsviçre Kadın Grevi’nden Abdullah Öcalan çağrısı
    • Ankara’da İsveç’in NATO üyeliğine yönelik ilk toplantı
    • Qamişlo-Tirbespiyê’ye bombardıman: 4 yaralı
    • Sağlık çalışanlarından hastane önünde mobbing protestosu
    • Miraç Miroğlu davasında baronun katılma talebine ret
    • Beraat kararı bozulan HDP’lilerin duruşması görüldü
    Facebook X (Twitter) Instagram
    RojevRojev
    • Güncel
    • Kadın
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Ekoloji
    • Gençlik
    • Foto Galeri
    • Doğa
    • Spor
    RojevRojev
    Home»Kadın»Kadınlar şiddetsiz bir dünyayı konuşuyor: Çözüm ortak mücadele
    Kadın

    Kadınlar şiddetsiz bir dünyayı konuşuyor: Çözüm ortak mücadele

    By Kasım 14, 2022Yorum yapılmamış4 Mins Read
    Share Facebook Twitter Pinterest Copy Link LinkedIn Tumblr Email VKontakte Telegram
    Share
    Facebook Twitter Pinterest Email Copy Link
    AMED – Cezasızlık politikasını “devlet kimliğinin yansıması” olarak nitelendiren Kadın Dayanışma Derneği üyesi Ekin Baltaş, “Batıda fail erkek olurken, Kurdistan’da daha çok üniformalı oluyor. Kesinlikle ortak bir söz üretilmeli. Bunun üzerine farklı bir örgütlenme modeli çizilmeli” dedi. 
     
    Kadın Sığınakları ve Danışma/Dayanışma Merkezleri Kurultayı’nın 25’incisi bu yıl Diyarbakır’ın ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor. 12 Kasım’da başlayan kurultay, bugün (14 Kasım) sona erecek. Rosa Kadın Derneği ve Mor Çatı Vakfı ortaklığıyla yapılan kurultaya, aralarında akademisyen, kadın örgütleri ve aktivistlerin de yer aldığı 300’ü aşkın kadın katıldı. Aile, cinsel şiddet, çocuğa yönelik suçlar, kadın ve çocukların adalete erişimi gibi pek çok konunun tartışıldığı kurultayın, önemli gündemlerinden biri de özel savaş politikaları oldu.
     
    Kadına yönelik her geçen gün artan şiddet, Kurdistan’da kendini özel savaş politikasıyla var ediyor. Tüm yaşam alanlarını hedef alan bu politika, kadının bedenine “üniformalı şiddeti” olarak yansıyor. Kadın Dayanışma Ağı üyesi avukat Ekin Baltaş, Kurdistan’da yürütülen özel savaş politikalarını değerlendirerek, buna karşı birlikte mücadelenin önemini vurguladı.
     
    ‘KADINI HEDEF ALIYOR’
     
    Kurdîstan’da yürütülen özel savaş politikalarının çok boyutlu olduğunu belirten Baltaş, “Bu politikanın kadın anlamında çok özel bir anlamı var. Özellikle kadınlara dönük işkence ve cezaevlerindeki politikalar, devletin bütün araçlarıyla siyaseten yalnızca erkekleri muhatap alması gerektiğine ilişkin bir mesaj taşıyor. Her ne kadar erkeklere baskı ve şiddet uygulansa da özel olarak kadınları hedef alan bir şiddet söz konusu. Devlet siyasette yer alan kadınlara şunu diyor ‘Biz politik ve bir devlet kurumu olarak erkekleri muhatap alırız. Sen bir kadın olarak bizimle mücadele edemezsin, mücadelenin içinde yer alamazsın, politikleşemezsin, politik söz üretemezsin yoksa seni aynı zamanda kadın olduğun için aşağılarız. Yalnızca siyasi kimliğinde değil aynı zamanda kimliğinle aşağılarız.’ Dolayısıyla bunun çok özel bir anlam taşıdığını düşünüyorum” dedi.
     
    ‘BATIDA ERKEK KURDiSTAN’DA ÜNİFORMALI’
     
    Batı metropollerindeki şiddet ile Kurdistan’daki şiddet arasında farklılıklar olduğuna dikkat çeken Baltaş, “Devletin genel politikası şiddeti meşrulaştırmak olduğu için Batıdaki eylemlere baktığımızda polislerin kadına yönelik inanılmaz sert müdahaleleri söz konusu. Yine 8 Mart ve 25 Kasımlarda gerçekleşen gözaltılar aslında kadınları muhatap almama durumunu önümüze koyuyor ve buradaki cezasızlık politikası, Kurdistan özelinde kadınları baskılama amacını taşıyor. Türkiye’ye baktığımızda erkekler devletin küçük birer temsilcileri olarak nasıl cezasız kalıyorsa burada da bizzat devletin görevlileri, kadınlara tecavüz ve işkence ettiğinde, intiharına sebep olduğunda direkt olarak devlet tarafından cezasızlıkla ödüllendiriliyor” diye belirtti. 
     
    ‘DEVLET KİMLİĞİNİN YANSIMASI’
     
    Cezasızlık politikasını “devlet kimliğinin yansıması” olarak tanımlayan Baltaş, şöyle dedi: “Batıda fail yoğunluklu olarak erkek, Kurdistan’da daha çok üniformalılar. Bunlar devletin sözcüleridir. Devlet şunu diyor ‘Kadına yönelik şiddeti meşru görüyoruz ve her türlü aracımızla devam ettireceğiz. Bunu uygulayanlar da bizim sözümüzü dile getiriyor. Dolayısıyla biz bu kişileri cezalandırmayacağız.’ Bu açık bir itiraftır.” 
     
    KİMLİK VE ULUS MÜCADELESİ 
     
    Kurdistan’da yaşanan “üniformalı şiddeti”ne karşı ortak mücadelenin istenilen düzeyde olmadığını belirten Baltaş, “Aslında kadın hareketinin ortak bir sesi her zaman var. Ancak Kurdistan’daki durum şöyle; Kürt kimliğinden dolayı ayrı bir baskı var. Bu yüzden batıya sesin ulaşması daha zor oluyor. Çünkü bazen kadının kimlik mücadelesiyle, ulus mücadelesinin birbirine karşıt şeyler olduğu düşünülebiliyor. Fakat bunlar ancak birbiriyle kesişen şeyler olabilir. Birisi cinsiyetimizden kaynaklı gördüğümüz bir baskı, öteki ise ulus kimliğimiz nedeniyle gördüğümüz baskı. Kadın ve Kürt olarak eziliyoruz. Yalnızca Kürt kimliğimizden ya da yalnızca kadın kimliğimizden dolayı ezilmiyoruz. Hem Kürt olduğumuz hem de kadın olduğumuz için ayrı ayrı eziliyoruz. Dolayısıyla bunun hem bir ulus mücadelesi hem de bir kadın mücadelesi olduğu gerçeğini daha çok vurgulamak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
     
    ‘ORTAK BİR SÖZ ÜRETİLMELİ’
     
    Batıda belli bir kesimde Kurdistan’daki kadın mücadelesine karşı ciddi bir duyarlılık da olduğuna değinen Baltaş, şöyle devam etti: “Özellikle Garibe Gezer’de çok hızlı bir şekilde bir eylem organize edildi ve bu meselenin üzerine gidildi. Ama ortaklaştırma alanında şunu da gözden kaçırmamak gerekiyor; kesinlikle ortak bir söz üretilmeli. Bunun üzerine daha farklı bir örgütlenme modeli çizilmeli. Batıdaki özgü mesele konuşulurken Kurdistan özelindeki mesele farklı bir oluşum, toplantı biçimiyle önerilmeli. Mücadele bu yönlü olmadığı için şuanda kadınlara yönelik şiddet artık cins kırımına ulaştı. Örneğin; Antalya’da bir kadın öldürülüyor ve arkasında bir kadın örgütü bulunmadığında kapanıp gidiyor. Kurdistan’daki mücadeleye destek vermek için hem ortaklaşmaya hem de gündemleştirmeye gerek var. Çözümün kadın hareketinin güçlenmesi olduğunu düşünüyoruz. Bu kadar yaygın bir şiddete karşı ancak gerektiği kadar yüksek bir sesle karşı koyabiliriz.”
     
    MA / Eylem Akdağ
     
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email Telegram Copy Link

    Related Posts

    Kadın

    Mücadelenin değiştirdiği bir yaşam

    Haziran 14, 2023
    Kadın

    Tokay’ın failine ‘haksız tahrik’ ve ‘iyi hal’ indirimi

    Haziran 13, 2023
    Kadın

    Şule’yi katleden erkeğe ağırlaştırılmış müebbet hapis

    Haziran 13, 2023
    Kadın

    İran’da kadınlar hükümete ve aileye karşı direniyor

    Haziran 13, 2023
    Kadın

    Dîlok’ta şüpheli kadın ölümü

    Haziran 12, 2023
    Kadın

    ‘Kadınlar mücadele mirasına sahip çıkacak’

    Haziran 11, 2023
    Add A Comment

    Comments are closed.

    Editors Picks

    ‘Musa Anter Barış ve Dostluk Futbol Turnuvası’ sonlandı

    Haziran 14, 2023

    ‘Demokratik Ortadoğu için-Barışa Giden Yol’ çalıştayı ikinci gününde

    Haziran 14, 2023

    İsviçre Kadın Grevi’nden Abdullah Öcalan çağrısı

    Haziran 14, 2023

    Ankara’da İsveç’in NATO üyeliğine yönelik ilk toplantı

    Haziran 14, 2023
    Son

    News

    • Science

    Subscribe to Updates

    Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

    • Privacy Policy
    • Terms
    • Accessibility

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.