en iyi rulet siteleri
İHD’den Ankara ve İzmir’de Barış Nöbeti
  • Rojev
  • Güncel
  • İHD’den Ankara ve İzmir’de Barış Nöbeti

İHD’den Ankara ve İzmir’de Barış Nöbeti

İHD Ankara ve İzmir Şubesi, her ayın ilk Cuma günü gerçekleştirdiği Barış Nöbeti’ni 6 Şubat'ta yaşanan deprem ardından ortaya çıkan ayrımcı uygulamalara ilişkin tuttu.

ABONE OL
Mart 3, 2023 17:00
İHD’den Ankara ve İzmir’de Barış Nöbeti
0

BEĞENDİM

ABONE OL

HABER MERKEZİ- İHD Ankara ve İzmir Şubesi, her ayın ilk Cuma günü gerçekleştirdiği Barış Nöbeti’ni 6 Şubat’ta yaşanan deprem ardından ortaya çıkan ayrımcı uygulamalara ilişkin tuttu. 

İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) her ayın ilk Cuma günü gerçekleştirdiği Barış Nöbeti’ni Ankara ve İzmir’de gerçekleştirdi. Nöbetler, 6 Şubat’ta yaşanan deprem ardından ortaya çıkan ayrımcı uygulamalara ilişkin tutuldu.

İHD İzmir Şubesi binasında düzenlenen nöbete İmece Der, Anadolu Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER) temsilcileri ve HDP İzmir İl yönetimi destekte bulundu. Destek ziyareti sırasında deprem bölgelerinde yaşanan ayrımcı uygulamalar ve özellikle Hatay ile birlikte Kürt nüfusun yoğun yaşadığı yerlere yardım edilmemesine dikkat çekildi.Nöbet sonrasında ise Konak Eski Sümerbank önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. “Ayrımcılık ve kaos öldürür; barış ve dayanışma yaşatır” pankartının açıldığı açıklamaya Türkiye İnsan Hakları Vakfı Genel Sekreteri Coşkun Üsterci, HDP İzmir il eş başkanları ve çok sayıda yurttaş destek verdi. Açıklamayı okuyan İHD İzmir Şubesi Sekreteri Ali Aydın, yaşanan deprem sonrasında gönüllülerin dayanışma seferberliğine girerken iktidarın OHAL ilan ettiğini söyledi. OHAL’in sivil dayanışmayı ve insan haklarını sekteye uğratma riski olduğunu kaydeden Aydın, “OHAL altında yapılan milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine, muhalefet adaylarının ve bağımsız medyanın susturulması, seçmenlerin ve muhalefetin kamu işlerine katılma hakkını tam olarak kullanmasının kısıtlanması ve vatandaşların serbest ve adil seçim hakkının etkilenmesi tehlikesini de taşımaktadır.OHAL’in ilanının ardından ifade ve medya özgürlüğü kısıtlanmış, çeşitli yayın organlarına para cezaları ve TV kanallarına yayın durdurma cezası verilmiştir. Gazeteciler gözaltına alınmış, kurtarma çalışmalarının haberleştirilmesi engellenmiş, gazetecilerle konuşan depremzedeler gözaltına alınmakla tehdit edilmişlerdir” dedi.AYRIMCILIK VURGUSUDepremin yaratmış olduğu sonuçların dil, din, ırk, cinsiyet, yaş ayrımı yapmadığını vurgulayan Aydın, “Bölgede 2 milyonu mülteci olmak üzere 15 milyon insan etkilenmiştir. Bu depremle; savaşı, yerinden edilmişliği, yurtsuzluğu ve eşitsizlikleri yaşayan mülteciler bir kez daha ölümün ve kıyımın ortasında bırakılmışlar. Birlikte yaşam, toplumsal barışın en önemli bir ögesidir. Ayrımcılığa, ötekileştirmeye maruz kalmadan, her kesimden insanların haklarına saygı göstermek barış içinde yaşamayı güçlendirir. Yetkilileri, deprem nedeniyle yapılan yardımların deprem bölgesine ve depremzedelerin ihtiyaçlarına harcanmasını, hiçbir karşılık beklenmeksizin, depremde zarar gören insanların maddi ve manevi zararlarının karşılanmaya çağırıyoruz. Yardımlaşma bir vatandaşlık hakkıdır, sadaka olarak yapılmaktan ve görülmekten vazgeçilmelidir” diye konuştu.

ANKARA

İHD Ankara Şubesi’nde tutulan nöbete de çok sayıda kişi katılırken, İHD Ankara Eş başkanı Sevil Turgut açıklamayı okudu.

Turgut, yaşanan depremin iktidarı hariç herkes derin ve kolektif bir üzüntüye boğduğunu söyleyerek, halkın kendi kaderine terk edilmesinin yanında yapılan yardımların da engellendiğini belirtti.“Bütün bunlar birbirimize dört elle sarılmamızı daha elzem hale getirmektedir” diyen Turgut, sorumluları istifaya çağırarak şöyle konuştu: “Sorumluluğun birkaç müteahhide yıkılmasını kabul etmiyoruz. Deprem faciasında sorumluluğu olan herkesi istifaya çağırıyor ve bunların yargılanmasını, cezalandırılmasını talep ediyoruz. Tüm halkımızı el ele dayanışmayı büyütmeye ve yaralarımızı birlikte sarmaya davet ediyoruz. Dayanışma yaşatır!”

 ‘GÜNDEM BARIŞ OLSUN’

Barışın birçok alanla bağlantısı olduğunu dile getiren İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da, “Böyle büyük afet zamanlarında barış hakkının ne kadar elzem olduğu ortaya çıkıyor. Yerel yönetimlere alan tanınmıyor. Devleti bile bir şirket haline getirirseniz olacağı budur. Deprem bölgesinde toplumsal dayanışmayı, örgütleri, dernekleri, muhalif partilerini kurumlarını gördük. Devlet savaş için örgütlenirse olacağı budur. Asker nerede tartışmaları yapılıyordu. Milli savunma bakanı açıklama yapınca ortaya çıktı. Sınırın dışında ne işiniz var, orada ne yapıyorsunuz? Bir afet olduğunda devleti toplumun yanında göremiyorsak bu devlet ne için var? Bu devlet barış için örgütlenseydi belki de bunlar yaşanmayacaktı. Tüm muhalefet partilerine seçim arifesinde şunu söylemek istiyorum gündeminizde mutlaka barış olsun Kürt sorunu olsun” diye belirtti.

‘HERŞEYİ KAYBETTİK’

Depremzede Bahoz Şavata, deprem sırasında Meleti’de olduğunu söyleyerek “Malatya ile ilgili kaygı ve endişelerimizi 2009 mevcut AKP’li belediyelere imar afları sırasında açıkladık. Bizim amacımız bahçelerimizi o Hitit tarihi sulak arazilerimizi korumaktı. Bölgenin tamamen korunması için elimizden geleni yaptık, maalesef AKP ve belediyeleri yeni imar politikaları çıkardı. Biz dikey şehirleşmeye teknik olarak müsait değiliz kullanılan malzemeler bakımından da. Bu deprem de bunun sonucunu gösterdi. Yüksek binaların hepsi çok tehlikeli ve kullanılan teknoloji çok yetersiz ve eksik. Sadece insan kaybetmedik, biz her şeyi kaybettik ve psikolojik olarak da birçok şey kaybettik. İnsanlar acı yaşarken milliyetçi düşmanca açıklamaların yapılması korkunç. İnsan, insanlığından utanıyor” şeklinde konuştu.

‘KÜRTLERİ YOK EDEMEZSİNİZ’

İktidarın Kuzey ve Doğu Suriye ile Federe Kurdistan’a dair açıklamalarına tepki gösteren Düşünceye Özgürlük Girişimi adına konuşan Mahmut Konuk ise, “Biz Suriye’de şunu yaptık Kuzey Irak’ta şunu yaptık açıklamaları da utanç verici şeylerdir. Sizin Suriye’de bulunma sebebiniz Kürtlerle savaşmak. Kürtlerle sorununuzu oturup demokratik zeminde tartışmanız gerekiyor. Kürtleri yok edemezsiniz, Ermenilere yaptığınızın aynısını Kürtlere yapamazsınız”  ifadelerini kullandı. 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.